Merhaba,

Bazen niye daha sık yazı yazmıyorsunuz diye mesajlar alıyorum. Ben de çok isterdim. Yine uzun süredir yazamadım, ama blogu boşladığım için değil. Üç nedeni var: bir sürü yazım hazır aslında, ama blogda teknik problemler yaşadığım için kendi çektiğim fotoğrafları bu ara bloga yükleyemiyorum, hata veriyor. Özgün fotoğraflar dururken de işin kolayına kaçıp internetten bulduğum fotoğrafları kullanmak istemiyorum. Bu özellikle gezi yazıları için geçerli. Taa Mayıs ayında gittiğim Tayland’ı bu yüzden hala yazamadım mesela.

Bazen herkes gibi, kendi hayatımın bazı dönemlerde yoğun olması yüzünden yazamıyorum: mesela bu yıl ev taşıdık, iki kere tatile gittik, iş de bu sene iyice yoğunlaştı. Artık işten çıkınca eve gelip yazı yazacak halim kalmıyor, yaşlanıyorum herhalde 🙂 Hafta sonu da birsürü işle, koşturmayla, bazen de keyifli arkadaş buluşmaları ve partilerle hemen geçiveriyor. Zaten keyifli, neşeli zamanlar hep daha çabuk geçer, öyle değil mi? 🙂

fotoraf-21

Ama bunlardan daha önemlisi, en önemli nedenim ülkemizdeki tatsız gelişmeler. Üst üste gelip duran üzücü olaylar, saldırılar yaşanıyor ne yazık ki. Biri başlıyor bitiyor, tam normale döndük derken hoop, ötekinin içinde buluyoruz kendimizi. Eh, benimki de bir Londra, “lifestyle” ve kültür blogu, insanlar acı çekerken ben de yeni gittiğim lokantayı, oteli, tatili, plajı anlatamıyorum haliyle. İçimden gelmiyor. Çok sevdiğim bir aile dostunun deyimiyle ‘içim almıyor.’ Zaten etik ve uygun da olmuyor.

ingiliz filiz
İngiltere’ye ilk kez 2007 yılında eğitim için, İstanbul’dan geldim. Daha sonra 13 yıla yakın bir süre Londra’da yaşadım. 2.5 yıl önce de İngiltere’nin güneyinde küçük bir kente taşındım. İngiltere’de yaşam ve kültür konulu yazılarımı bu blogda topluyorum. Bu yazıların büyük bölümünü Londra’da yaşarken yazdım ve müzik, yeme-içme, sinema gibi ilgi alanlarımı Londra’da düzenlenen etkinlikler çerçevesinde paylaştım. Şu an çocuklu hayat dolayısıyla eskisi kadar kültürel etkinliğe katılamıyorum, dolayısıyla blog konularım da biraz evrim geçirdi. Çocuk kitapları, çocuk oyunları, aile dostu lokantalar, pub’lar, tatil seçenekleri gibi konularda yazıyorum artık daha çok. Yine de Londra’ya arada bir de olsa gidiyorum ve bu gidişlerimde katıldığım etkinlikleri yazmaya devam edeceğim. Blogumla ilgili görüşlerinizi ve sorularınızı yazıların altına yorum şeklinde bırakabilirsiniz. Eposta adresim:filiz (at) ingilizfiliz (nokta) com Özellikle yazmamı istediğiniz bir konu olursa belirtebilirsiniz. Ayrıca bültenime abone olursanız ne güzel olur 🙂 Bülten aboneliği için aşağıya tıklayabilirsiniz: https://ingilizfiliz.com/newsletter-sign-up/ Keyifli okumalar… 🙂

3 Comments

  1. Sevgili Filiz,
    F klavye daktilo makinesi kullanmanı takdir ettim, ne yazık ki Q baskısı yüzünden Türkçe için yaratılmış bu klavyeyi kullanan pek az kaldı Türkiye’de (ben telefonuma ve ayped’ime de F yükledim, pek mutluyum ?).
    Elimizden geldiğince “normal” yaşamı sürdürmemiz gerekiyor; tatile de çıkıyoruz, lokantaya da gidiyoruz, gülüp söylüyoruz da… Onun için, sen yazmaya devam et ?
    Sevgiler.

Leave a Reply

en_GBEnglish (UK)